Romalılar, Hititler, Frigler ve Osmanlılar gibi birçok medeniyete ev sahipliği yapan Ağva’nın tarihi yerlerini keşfe çıktık.
M.Ö. 7. yüzyıla dayanan bir geçmişle bizi karşılayan Ağva’nın köylerinde tarihi kalıntılara rastlamak mümkün. Hisar Tepe’de yer alan kale buluntuları, Sungurlu Mahallesinde yer alan dağ değirmeni oldukça önemli bir konuma sahiptir.
1- Ballıkayalar Kanyonu
Söylentilere göre eskiden kanyonda çok fazla arı bulunuyormuş. Arılar tüm kanyonda ve mağaralarda bal üretiyormuş. Şuan arıların izine bile rastlanmıyor olsa da buranın ismi Ballıkayalar olarak kalmış. Doğanın içinde şehre hem yakın hem çok uzakmış hissi içinde yürüyüş ve kaya tırmanışı yapabilirsiniz. Kanyonunda yol boyunca uzanan dere ise adeta size rehberlik yapıyor. Ballıkayalar için ülkemizde kaya tırmanışının ilk başladığı nokta diyebiliriz.
Eğer ki tırmanış, zorlu yürüyüşler bana göre değil ama yine de kanyonu merak ediyorum diyorsanız, kanyonun girişinde bir tabiat parkı bulunuyor. Küçük bir gölet ve çevresinde masalar bulunan alana dışarıdan kendi getirdiğiniz yiyeceklerle piknik yapabilirsiniz.
Ayrıca kanyonun içerisinde doğayla iç içe kamp kurabilirsiniz. İnsanlardan çok uzak kalmayayım diyorsanız da tabiat parkının girişinde bir kamp alanı mevcut gerekli olanaklar sağlanıyor. Çadır başı 20 TL konaklama ücreti bulunmaktadır. Ağva tarihinde önemli bir yere sahip Ballıkayaları mutlaka ziyaret etmelisiniz.
2- Göksu Nehri
Göksu, Karadeniz’e dökülen nehirlerimizden biridir. Yeşilliklerin içinde büyülü bir atmosferinde içinde buluyorsunuz kendinizi. Nehirde kano ve tekneyle tura çıkabilmeniz mümkün. Göksu nehrinde kefal balığı çok fazla bulunuyor, balık tutmak isteyenler için de doğru adres burası.
3- Kalemköy
Ağva’nın yerleşim yerleri olarak tarihi en eskiye dayanan adreslerinden biridir. Romalılar Dönemine ait kilise kalıntıları ve mezarlar bulunmaktadır.
4- Hacıllı Köyü
Ağva merkezine 12 km uzaklıktaki Hacılı Köyünde Roma Dönemine ait kale kalıntıları bulunmaktadır. Ağva’nın tarihi yapıları arasında en bilindik Gürlek Mağarası da burada yer alıyor. Gürlek Mağarası, Roma Döneminde Hristiyanlar hapishanesi olarak kullanılıyormuş.
5- Kurudere Şelalesi
Hacıllı köyünden sonra 3 km yürüdükten sonra ulaşabilirsiniz. Gideceğiniz mevsime göre suyun akımı değişmektedir, en güzel tadını çıkarabileceğiniz mevsim ilkbahardır. Şelalenin oluşturduğu bir göl bulunuyor, gölün etrafında taş parçalarına basarak yürüyebilirsiniz. Doğanın içinde şelalenin sesi, kuş cıvıltıları eşliğinde güzel bir gün geçirebilirsiniz.
